Boğaz Reflüsü Belirtileri Nelerdir?
Boğaz reflüsü (laringeal reflü), mide asidinin yemek borusunu geçip, boğaz ve gırtlağa kadar yükselmesiyle ortaya çıkar. Bu durum, gastroözofageal reflü hastalığı ile ilişkilidir ancak asit, yemek borusunun ötesine, daha üst bölgelere yani gırtlak ve ses tellerine ulaşır.
Boğaz Reflüsünün Belirtileri
- Ses Kısıklığı: Mide asidinin ses tellerine zarar vermesi nedeniyle sesin kısılması yaygın bir belirtidir.
- Boğazda Yanma veya Ağrı: Boğazın arkasında, mide asidinin etkisiyle yanma hissi veya ağrı olabilir.
- Öksürük: Boğazdaki asit, öksürüğe neden olabilir, özellikle geceleri artar.
- Yutma Güçlüğü: Mide asidinin boğaza yükselmesi, yutkunma sırasında zorluklara yol açabilir.
- Ağızda Ekşi Tat: Mide asidinin ağza yükselmesi, ekşi veya acı bir tat bırakabilir.
- Boğazda Kuruluk: Boğazda kuruluk hissi oluşabilir ve kişi sık sık boğazını temizlemek isteyebilir.
- Astım Benzeri Semptomlar: Reflü, öksürük ve nefes darlığı gibi astım benzeri belirtiler de görülebilir.
Daha fazla bilgi için UofM Health adresine göz atabilirsiniz.
Sen de kendi sorunu sor
Bunlar da ilginizi çekebilir
Mide reflüsü belirtileri nelerdir?
Mide reflüsü, mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçmasıdır. Mide reflüsü belirtileri arasında en sık görüleni, özellikle yemeklerden sonra görülen mideden boğaza doğru yayılan yanma hissidir. Mide içeriğinin ağza gelmesi, yutma sırasında takılma hissi, yutma güçlüğü reflünün diğer belirtilerindendir. Ayrıca reflü ağrılı yutkunma, geğirme, hıçkırık, bulantı ve kusma gibi belirtilere de neden olabilir.
Reflü ne demek?
Tam adı gastroözofageal reflü olan ve halk arasında reflü olarak bilinen hastalık, yemek borusu ile mide arasındaki kas halkasını etkileyen bir sindirim sistemi bozukluğudur. Mide ile yemek borusu arasında bulunan bu halka gevşediğinde mide içeriği yemek borusuna geri kaçar. Kısaca reflü, mide asidi ve yiyeceklerin yemek borusuna geri kaçması problemidir.
Reflü belirtileri nelerdir?
En sık görülen reflü belirtisi, asit hazımsızlığı da denilen mide ekşimesidir. Genellikle göğüs kemiğinizin arkasından başlayıp boynuna ve boğaza doğru ilerleyen, yanma şeklinde biir göğüs ağrısı da reflü belirtisidir. Bunun dışında midede yanma, göğüs kafesinin arkasında yanma, göğüste ağrı ve mide içeriğinin ağza gelmesi gibi belirtiler reflü belirtileridir. Bunların dışında mide bulantısı, ağız kokusu, nefes alma zorluğu, kusma, diş minesinin aşınması, öksürük ve uyku bozukluğu da reflü belirtileridir.
Reflüyü tetikleyen faktörler nelerdir?
Reflüyü tetikleyen faktörler şunlardır;
- Romatoid artrit, skleroderma veya lupus gibi bağ dokusu hastalıkları.
- Fazla kilolu olmak (obezite)
- Yağlı ve kızarmış yiyecek tüketimi.
- Sigara içmek.
- Aşırı kahve ve alkol tüketimi.
- Uyumadan önce yemek yeme alışkanlığı.
Reflü nasıl tedavi edilir?
Reflü tedavisindeki amaç, yemek borusuna kaçan mide içeriğini azaltmak ve reflünün yemek borusunu döşeyen örtücü tabakaya verdiği zararı azaltmaktır.
Reflü tedavisindeki ilk başvurulan yöntem ilaç tedavisidir. Kullanılan bu ilaçlar midedeki asidi nötralize eder. Reflü tedavisindeki en önemli hususlardan biri de, reflüye yol açan yiyecek ve içeceklerden uzak durmak, bir beslenme programı oluşturmak ve bu programı uygulamaktır. Reflü olan kişiler yağlı ve ağır yiyeceklerden uzak durmalı, fazla kahve, çikolata ve alkol tüketiminden kaçınmalılardır. Bunun dışında, ideal kiloda kalınmalı, kilolu olan kişiler zayıflamalıdır.Yemeklerde daha küçük porsiyonlar tüketilmeli ve hızlı yemek yemekten kaçınılmalıdır. Gece yatarken yüksek yastık tercih edilmelidir. Eğer ilaçlar ve yaşam tarzı değişikleri ile reflü tedaviedilemez ise ameliyat uygulanabilir.
Reflü için hangi bölümden randevu alınır?
Reflü hastalığı için öncelikle iç hastalıkları (dahiliye) bölümünden ya da gastroeteroloji bölümünden randevu alınması gerekir. Reflü tanısı için gastroskopi ya da endoskopi yapılır.Yemek borusu ve midenin birleştiği yerde özel bir kas tabakası bulunur. Buraya mide kapakçığı adı da verilir. Bu kapakçık gıdaların mideye geçmesini ve tekrar yemek borusuna dönememesini sağlar. Bu kasın zayıflaması ya da düzgün bir şekilde kasılmaması sonucu midedeki asit ve gıdalar yemek borusuna geri kaçar. Bu duruma reflü denir.
Boğaz Reflüsü Nedir?
Boğaz reflüsü, mide asidinin yemek borusunu geçerek, boğaz ve gırtlağa ulaşmasıdır. Bu durum, genellikle gastroözofageal reflü hastalığının bir sonucu olarak gelişir. Mide asidinin yukarı doğru hareket etmesiyle boğazda yanma, boğaz ağrısı, ses kısıklığı, yutma güçlüğü ve öksürük gibi belirtilere yol açar. Boğaz reflüsünün başlıca sebepleri arasında mide asidinin artması, alt özofageal sfinkterin zayıflaması, aşırı kilo, sağlıksız beslenme alışkanlıkları, sigara kullanımı ve stres yer alır. Tedavi genellikle yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavisi ile yapılır, ancak şiddetli vakalarda cerrahi müdahale de gerekebilir. Boğaz reflüsü, tedavi edilmediği takdirde uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir, bu nedenle erken tanı ve müdahale önemlidir.
Boğaz Reflüsü Nedir?
Boğaz reflüsü, mide asidinin yemek borusundan yukarı çıkarak boğaza ve oradan da gırtlağa ulaşmasıyla meydana gelen bir sağlık sorunudur. Bu durum, mide asidinin normalde sindirim sürecinde kalması gereken yerlerden daha yukarıya, boğaz ve ses tellerine kadar yükselmesine neden olur. Asidin boğaza ulaşması, genellikle gastroözofageal reflü hastalığı (GÖRH) ile ilişkilidir, ancak boğazda yanma, ses kısıklığı, öksürük gibi belirtiler daha belirginleşir. Mide asidinin bu şekilde boğaza ulaşması, zamanla ses tellerinde zarar, boğazda ağrı ve yutma güçlüğüne yol açabilir. Boğaz reflüsü, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları, aşırı kilo ve stres gibi faktörlerden de etkilenebilir.
Boğaz Reflüsünün Belirtileri
Ses Kısıklığı ve Boğazda Tıkanıklık: Asit, ses tellerine zarar vererek sesin kısılmasına veya boğazda yabancı bir cisim hissine yol açabilir.
Boğazda Yanma veya Ağrı: Boğazın arkasında yanma hissi veya ağrı olabilir, bu durum mide asidinin boğaza ulaşmasından kaynaklanır.
Sık Öksürük: Asidik maddelerin boğazı irrite etmesi, özellikle gece yatarken sık sık öksürüğe neden olabilir.
Yutma Güçlüğü: Mide asidinin boğaza ve gırtlağa yükselmesi yutkunma sırasında zorluklara yol açabilir. Bu durum disfaji olarak adlandırılır.
Ağızda Ekşi Tat: Boğaz reflüsü nedeniyle mide asidi ağza ulaşarak ekşi veya acı bir tat bırakabilir.
Boğazda Kuruluk veya Gırtlak Temizleme İhtiyacı: Boğazda kuruluk hissi oluşabilir ve kişi sık sık boğazını temizlemeye çalışabilir.
Astım Benzeri Semptomlar: Reflü, öksürük, nefes darlığı gibi astım benzeri belirtilere yol açabilir.
Gece Uykuda Sorunlar: Boğaz reflüsü geceleri daha da kötüleşebilir, bu da uyku kalitesini olumsuz etkileyebilir.
Boğaz Reflüsünün Tedavisi
Boğaz reflüsünün tedavisi, genellikle yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaç tedavisiyle yapılır, ancak bazı vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir. Tedavi süreci, semptomların şiddetine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir.
Yaşam tarzı değişiklikleri, tedavinin temel unsurlarından biridir. İlk olarak, yatmadan önce yemek yememek önemlidir; akşam yemeklerini yatmadan en az 2-3 saat önce yemek, mide asidinin yukarı çıkmasını engellemeye yardımcı olur. Ayrıca, aşırı kilo, reflü semptomlarını kötüleştirebileceğinden, sağlıklı bir kiloya ulaşmak önemlidir. Sigara ve alkol kullanımı da mide asidini artıran faktörlerdir; bu nedenle bunlardan kaçınılması önerilir. Asidik ve baharatlı gıdalardan (örneğin narenciye, domates, çikolata) uzak durmak, reflü semptomlarını hafifletebilir. Ayrıca, başı yüksek tutarak yatmak, gece yatarken mide asidinin boğaza yükselmesini engellemeye yardımcı olabilir.
İlaç tedavisi, mide asidini nötralize etmeye veya üretimini azaltmaya yönelik olarak uygulanır. Antiasitler, mide asidini nötralize ederek boğazda rahatlama sağlar. Proton pompa inhibitörleri (PPI) ve H2 blokerleri, mide asidi üretimini engelleyerek semptomların kontrol altına alınmasına yardımcı olur. Bu ilaçlar, özellikle uzun süreli tedavi gerektiren durumlarda etkili olabilir.
Cerrahi müdahale, ilaç tedavisinin ve yaşam tarzı değişikliklerinin yeterli olmadığı durumlarda düşünülebilir. Özellikle mide asidinin yemek borusuna geçişini engellemeyi amaçlayan cerrahi işlemler, boğaz reflüsünü kontrol altına almada etkili olabilir.
Tedavi sürecinde doktorun önerilerine uyulması ve düzenli takip yapılması, semptomların kontrol edilmesinde önemli bir rol oynar.
Kaynak: https://www.uofmhealth.org/conditions-treatments/ear-nose-throat/laryngopharyngeal-reflux
Yeni SSS
İrritabl bağırsak sendromu (IBS) tedavisi, semptomların şiddetine ve tipine bağlı olarak kişiselleştirilmelidir. İBS, huzursuz bağırsak sendromu olarak da bilinir. Tedavi genellikle genel yakla ...
İrritabl bağırsak sendromu (IBS) farklı şiddetlerde olabilir. En önemli belirtisi karın ağrısıdır. Başlıca irritabl bağırsak sendromu belirtileri şunlardır; Karın Ağrısı veya Kramp Karın bölgesinde ağrı, şişkinlik veya kramp şeklinde hissedilebilir. Ge ...
Boğaz reflüsü, mide asidinin yemek borusunu geçerek, boğaz ve gırtlağa ulaşmasıdır. Bu durum, genellikle gastroözofageal reflü hastalığının bir sonucu olarak gelişir. Mide asidinin yukarı doğru hareket etmesiyle boğazda yanma, ...
Zoretanin etken maddesi isotretinoin olan ve akne tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Ciddi, tedaviye dirençli akne vakalarında tercih edilir. Zoretanin, A vitamini türevi olan bir ilaçtır ve oldukça etkili olmakla birlikte, ciddi yan etkiler de oluşturabilir. Bu nedenle ...
Cipralex (etken maddesi escitalopram), depresyon, anksiyete ve bazı diğer ruhsal hastalıkların tedavisinde kullanılan bir antidepresandır. Cipralex kullanırken bazı yan etkiler görülebilir. Bu yan etkiler genellikle tedaviye başlandıktan sonra birkaç hafta içinde belirginleşir ve zamanla ...
Bağırsak hastalıkları ile ilgilenen doktor, gastroenteroloji doktorudur. Bağırsak hastalıkları için gitmeniz gereken doktor gastroenterologtur. Gastroenterologlar, sindirim sistemi ve bununla ilişkili organlar (özellikle mide, bağırsaklar, karaciğer, pankreas) ile ilgili hastalık ...
Bağırsakla ilgili sağlık sorunları için başvurmanız gereken bölüm gastroenteroloji ve genel cerrahi bölümleridir. Bu bölüm uzmanları, bağırsak hastalıklarıyla ilgilenir. Bağırsak hastalıkları ile ilgilenen bölümler şunlardır; ...
Ursofalk, safra asidi türevi olan ursodeoksikolik asit (UDCA) içeren bir ilaçtır ve genellikle karaciğer hastalıkları, safra taşı ve safra yolları hastalıkları gibi durumların tedavisinde kullanılır. Ursofalk, safra asitlerinin zararlı etkilerini azaltarak karaci ...
Migren ataklarını hafifletmek için reçetesiz satılan ilaçlar arasında parasetamol (Parol, Minoset), ibuprofen (Brufen, Advil) ve naproksen (Apranax) gibi NSAİİ'ler bulunmaktadır. Kafein içeren kombine ilaçlar (örneğin, Excedrin Migraine) de migren ağrısını hafifletebilir. Ancak bu ilaçlar mideye ...
Arveles (deksketoprofen) ve Parol (parasetamol) birlikte alınabilir, çünkü farklı etki mekanizmalarıyla ağrıyı daha etkili bir şekilde hafifletebilirler. Ancak bu kombinasyon, mide rahatsızlıkları veya karaciğer sorunları gibi yan ...
Tekerlekli sandalye fiyatları, oldukça geniş bir yelpazede değişiklik gösterir. 2024 Aralık ayı itibariyle, en temel manuel sandalyeler 450 TL'den başlayabilirken, ileri teknoloji ürünü, motorlu ve kişiye özel tasarlanmış modeller 60.000 TL'yi hatta daha fazlasını bulabilir. Fiya ...
Evet, masaj cihazları kas ağrısına genellikle iyi gelir. Kas ağrıları genellikle kasların aşırı kullanımı, yanlış duruş, stres veya gerginlikten kaynaklanır. Masaj cihazları, kas dokusuna derinlemesine baskı uygulayarak kan dolaşımını artırır, kaslarda biriken laktik asidin atılm ...
Saç dökülmesini azaltmak ve saç sağlığını desteklemek için bitkisel içerikli şampuanlar etkili olabilir. Kafein içerikli şampuanlar, saç köklerini uyararak dökülmeyi azaltabilir ve saçın güçlenmesine yardımcı olabilir. Isırgan otu özlü şampuanlar, saç köklerini g ...
Ella, aç veya tok karnına içilebilir. Ella'nın (ertesi gün hapı) etkinliği üzerinde yemek yeme durumunun bir etkisi yoktur. Ella'nın etkinliği mide bulantısından etkilenmez, bu nedenle yemeklerle birlikte almanız gerekmez. Ancak, bazı kadınlar ilacı yiyeceklerle birlikte almanın ...
Kalp krizi riskini azaltmak, yaşam tarzında yapılacak bilinçli seçimlerle mümkün. Öncelikle, meyve, sebze ve tam tahıllarla zengin, sağlıklı bir beslenme düzeni benimsemek gerekiyor. Doymuş yağlardan ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak, tuz ve şeker tüketimini azaltmak da büyük ön ...